Güzellik
Kolajen Nedir? Kolajen İçeren Besinler Nelerdir? 30.03.2021

Son yıllarda adını sıkça duymaya başladığımız bir protein; kolajen. Kremlerde, maskelerde, cilt bakımlarında, saç bakımlarında kısacası “bakım” adı altındaki hemen konuda mutlaka karşımıza çıkıyor. Vücudumuzun zamanla tükettiği kolajen maddesini yerine getirmek için dıştan birtakım destekler almak durumunda kalıyoruz. Çünkü kolajen saçtan cilt sağlığımıza, göz sağlığında diş ve tırnaklara varana kadar vücudumuzun her yerinde etkisi olan bir protein. Damarlarda kan dolaşımını hızlandıran ve hatta atardamarlarda tehlikeli plak oluşma riskini düşüren en önemli proteinlerden biri. Eklem ağrılarını hafifletmek ve hatta eklemleri onarmak gibi güçlere de sahip. Sağlığımız ve güzelliğimiz vücudumuzdaki kolajene emanet diğer bir deyişle. Hal böyle olunca kolajen eksikliğini yerine getirmek için gerek gıda takviyeleri gerek cilt kremleriyle bir şekilde bu durumu kotarmaya gayret ediyoruz. Evet, piyasada kolajen üretimini destekleyen onlarca ürün bulmak kolay ancak hiçbir ürün “doğadan gelen” kadar etki etmeyecektir. Doğanın bizlere sunduğu onlarca güzellik var, bunlardan faydalanmak ve vücudumuza minimum yararı sağlamak bizim elimizde. Dilerseniz önce kolajen nedir kısaca bir göz atalım.

Kolajen ne demek, kısaca…

Kolajen, cilde esneklik ve canlılık vererek cildin sarkmasını ve yaşlanmasını önleyen önemli proteinlerden biridir. Kolajen üretimi vücudumuzda 20’li yaşlara kadar devam eder ve ardından kademeli olarak üretim azalır. İlerleyen yaşla birlikte kötü yaşam tarzı, stres, hava kirliliği gibi etkenler de giderek kolajen üretiminin azalmasına yol açar. Bu nedenle kolajen üretimini desteklememiz önemlidir çünkü cildimize eski esnekliğini ve canlılığını kazandıracak olan protein kolajendir. Elbette sadece cilt sağlığı için değil; göz sağlığından diş sağlığına, tırnaklarımızdan eklemlerimize varana kadar onlarca yere etkisi olan bir proteindir. Bu nedenle yıllara bağlı olarak azalma eğilimi gösteren kolajeni mutlaka yan ürünlerle, takviyelerle desteklemek gerekir. Kolajen desteğini gıda takviyeleri ya da krem gibi bakım ürünleriyle almak mümkündür ancak doğal yollarla almak çok daha etkili sonuçlar doğurabilir. Vücudumuzda kolajen üretimini arttıran ve bizi yıllara meydan okuyan bir havaya bürüyen yiyeceklerden birkaçını paylaşacağız bugün sizinle. Genç kalmanın sırrı kolajen üretiminin durmasını engellemede ve hatta arttırmakta gizlidir demek mümkündür. Peki kolajen üretimini çoğaltan yiyecekler, kolajen üretimini arttıran besinler nelerdir gelin kısaca göz atalım.

Kolajen üretimini arttıran besinler nelerdir?

Son yıllarda güzellik ve gıda takviyesi sektörünün gözdesi haline gelen kolajen, toplumdaki yaygın bilginin ve inanışın aksine yalnızca bir “güzellik” proteini değildir. Tepeden tırnağa tüm vücudumuz için en etkili proteinlerden biridir. Kolajen deri, kas ve kemik sistemi başta olmak üzere diş ve gözler de dahil olmak üzere hemen her organımızın ihtiyacı olan bir protein çeşididir. Vücudumuzda bulunan proteinin ana amacı vücudun kemik, kıkırdak ve kas dokularına destek vermektir. Elbette yaygın olarak bilindiği üzere cilt üzerinde de pek çok olumlu etkiye sahiptir. Cildin canlı, esnek ve güçlü kalmasına yardımcı olur. Dokuları korumak için etkili bir rol üstlenir. 35’li yaşlara geldiğimizde vücudun kolajen üretimi yavaşlıyor ve bunun sonucunda birtakım olumsuz etkiler beliriyor. Sigara kullanımı, hava kirliliği ve yanlış beslenme düzeni de bunu tetikliyor. Kalojen eksikliğinin en büyük etkilerini cildimizde görmemiz mümkün. Cildimiz zamanla sıkılığını kaybeder ve sarkar. Bir süre sonra mat bir görünüme ulaşır ve ne yazık ki kırışıklıklar meydana gelir. İşte bu noktada kolajen üretimini desteklemek çok önemlidir. Beslenme şeklimiz, kolajen üretiminin azalmasını daha da tetikleyebilir. Özellikle şekerli gıdalar tüketmek ya da yanlış beslenme, tahribatın daha da artmasına neden olur. Kolajen takviyesi için bazı gıdaları beslenme rutinimize eklememiz gerekir. Bunlardan birkaçını aşağıdaki gibi özetleyebiliriz.

1 -      Kemik suyu

Her derde deva, en doğal şifa kaynaklarından biri olan kemik suyu konu kolajen olunca da imdada yetişiyor. Kemik suyunun içerisinde glisin, prolin ve arjinin gibi amino asit içerikleri mevcuttur. Bunlar mükemmel kolajen kaynaklarından yalnızca birkaçıdır. Beslenme rutinine kemik suyu ilave etmek, kolajeni doğal yollarla almanın en etkili yollarından biridir.

2 -      Yumurta beyazı

Yumurta zaten başlı başına bir mucizedir. Saça süreriz saçlarımız güçlenir, yemeklere katarız yemekler lezzetlenir, kahvaltıda yeriz gün boyu tok kalırız ve benzeri gibi onlarca fayda saymak mümkündür. Bu sefer devreye yumurtanın beyazı giriyor. Yumurta beyazı da birçok amino asit içerir. Bu sayede en iyi kolajen kaynaklarından biri haline gelir.

3 -      Yeşil yapraklı sebzeler

Sebzelerden gelen mucizeye hayatın pek çok anında şahit oluyoruz. Kalojen alabilmek için illa hayvansal gıdalar tüketmek gerekmiyor, yeşil sebzeler de gayet iyi yardımcı oluyor. Ispanak, roka, semizotu, tere ya da maydanoz gibi C vitamini içeriği yüksek olan sebzeler aynı zamanda kolajen üretimini de destekler.

4 -      Sarımsak

Alternatif tıp denince ilk akla gelen ürünlerden biri sarımsaktır. Sarımsak için doğal antibiyotik denir ki çok da doğrudur. En faydalı ürünlerden biri olan sarımsak, kolajen üretiminde de başroldedir. İçerisinde kükürt bulunur bu sayede kolajen bağlarının kopmasını engeller. Kopmayan bağlar da kolajen üretimini devamlı kılar. Günde 1 diş sarımsak tüketerek kolajen üretimine katkıda bulunabilirsiniz.

5 -      Kuru yemişler

Kuru yemişler aslında dozunda tüketildiği müddetçe vücuda yarar sağlar. Genel bir algı olarak kilo aldırdığı bilinir ki belli oranda bu doğrudur. Ancak avuç avuç yemek yerine dozunda tüketilirse bu sorun ortadan kalkar. Kuru yemişler protein ve E vitamini gibi cilt için yararlı vitaminleri içerirler. Bu sayede kolajen üretimine de destek olurlar. Düzenli olarak tüketilen kuru yemiş, ihtiyacınız olan kolajenin üretimini destekleyecektir.

6 -      Meyveler

Doğal kolajen üretimini destekleyen en önemli gıdalardan biri de meyvelerdir. Şeftali, mango, kayısı, ananas gibi meyveler C vitamini bakımından zengindir. Aynı zamanda kolajen üretimini de destekler. Düzenli olarak ve dozunda tüketilen meyveler kolajen üretiminin artmasını sağlayabilir.

7 -      Jelatin

Aslında jelatin de kolajenden türetilmiş bir protein türüdür bu nedenle kolajen üretimini arttırmada önemli rol oynar. Jelatin pişirme sırasında kullanılabilir ya da yemeğin besin değerini arttırmak için bazı yemeklere eklenebilir. Örneğin çorba, güveç ya da et suyuna ilave edilmesi mümkündür.

8 -      Turunçgiller

Portakal ve mandalina gibi turuncu meyveler de C vitamini bakımından zengindir. Bu nedenle kolajen üretimini destekler. Kolajen üretiminde C vitamini önemli bir role sahiptir. Bu nedenle limon, portakal, mandalina gibi meyvelerde bulunan C vitamini sayesinde kolajen üretimi de artacaktır.

9 -      Kırmızı ve mor meyveler

Meyvelerin gücünden bahsetmiştik şimdi de mor ve kırmızı meyveler özelinde konuşalım. Çilek, ahududu, böğürtlen, karadut ya da yaban mersini gibi kırmızı, mor meyveler güçlü birer C vitamini kaynağıdır. Bu nedenle kolajen üretimini destekleme konusunda aktif rol oynarlar. Özellikle çilekte bulunan güçlü antioksidanlar sayesinde kolajen üretimi artabilir.

Kolajenin zararları nelerdir?

Elbette her yiyecek ve içecekte olduğu gibi aşırı tüketimin mutlaka bir zararı olacaktır. Kolajenden zengin bir beslenme düzeni önemlidir ancak bu düzen doz aşımına giderse ve vücuda fazla yükleme olursa birtakım sağlık sorunlarına yol açabilir. Kolajenin fazla tüketimi kandaki kolesterol düzeylerini arttırabilir. Yanı sıra kronik rahatsızlıkları olanlarda birtakım sağlık sorunlarına yol açabilir. Bu nedenle kolajen üretimini arttırmak için aldığınız gıda takviyelerinde ya da diğer takviyelerde mutlaka doktorunuza danışarak hareket etmenizde yarar olacaktır.

Benzer Yazılar