Spirulina mavi yeşil alglerden oluşan bir yosun türüdür.

Dünyaya yayılması Aztek uygarlığından hareketle olmuştur ve Azteklerin temel besin maddeleri arasında yer almıştır. Bu türler aynı zamanda flamingo kuşlarının tüylerindeki pembe tonların da sebebidir.

1974 yılında BM Gıda Konferansında, geleceğin en önemli gıdası olarak beyan edilmiş ve “süper yiyecek” olarak adlandırılmıştır.

1986 yılında spirulina Çernobil faciasının ardından radyasyon tedavisinde kullanılmaya başlanmıştır . 

1990’ların başında NASA tarafından, uzay görevlerinde  astronotların beslenme programına dahil edilmiştir.

Besin Değerleri

Spirulina basit bir su yosunu görüntüsünde olmasına rağmen doğanın en zengin biyolojik değerde bitkisel proteine sahip besindir. Yaklaşık %60-65 protein içerir ki bu rakam en yakın rakibi olan soya fasulyesinin yaklaşık 2 katıdır. Dünyanın en zengin organik demir oranına sahip olan spirulina ıspanaktan 58, dana ciğerinden 28 kat daha fazla demir içerir. B-12 vitamini yönünden doğada en zengin bitkidir. Dana ciğerine göre 2-6 kat fazla B-12 vitamin içerir. Spirulina düşük yağ ve kalorili, kolesterolsüz, birçok temel amino asitleri içeren bir protein kaynağıdır. 

Şekil1- Spirulina (toz), %5 su, %8 yağ, %24 karbonhidrat, %60 (yaklaşık) protein içerir:

Şekil2 : Spirulina’da etten 2 kattan daha fazla protein olduğunu biliyor muydunuz?

Antioksidan yönünden de zengin bir bitki olan spurilina, çinko, magnezyum ve bakır gibi mineraller ile aminoasitlerden methionine ve süper antioksidan olan beta karoten, E vitamini, vitamin B-1, B-5 ve B-6 ayrıca selenyum içerir. 

E vitamini yönünden zengin yapıya sahip olan spirulina buğdaydan 3 kat daha fazla E vitamini sahibidir. Ayrıca Gamma Linoleik Asit (GLA) bakımından zengin olarak bilinen çuha çiçeğinden 3 kat daha fazla GLA içerir. GLA yağ birikintilerinin çözülmesini sağladığı için kalp rahatsızlıklarının önlenmesinde rol oynar ve kötü kolestrolü düşürür.

Sütten daha fazla kalsiyum içerir. Bilindiği gibi kalsiyum kemikler ve nöral iletim için gereklidir.

Ayrıca ABD Ulusal Kanser Enstitüsü (NCI) spirulina’daki sulfolipitlerin HIV (AIDS) e karşı dikkat çekici ölçüde aktif olduklarını, düzenli dozlarda alınmasının anti-viral faaliyetleri hızlandırdığını, bağışıklık sistemini teşvik ettiğini, böbrek toksisitesini ve radyasyon kaynaklı hastalıkların şiddetini azalttığını belirlemiştir.

Rahatlıkla sindirilebilen Spirulina, gastrit, ülser gibi mide rahatsızlıklarında destek tedavi olarak öneriliyor. Mide ameliyatları sonrası hastalara ilk besin olarak Spirulina verilmesi halinde ameliyat komplikasyonlarının en aza indirgendiği de belirlenmiş. Spirulina ilaç olmadığı için kullanımda bir üst sınır yok, çünkü o bir besin maddesi, istediğin kadar tüketebilir.

Yosun, bazı zehirlenmelerde de etkili. Özellikle radyasyon düzeyini düşürücü etkisi, bilim adamlarına cazip geliyor. Çernobil kazası sonucu yüksek radyasyon almış çocuklar üzerinde yapılan deneylerde başarılı sonuçlar elde edilmiş. Bu yosunla beslenen çocuklarda radyasyonun diğerlerinden daha çok düştüğü saptanmıştır.

Yosun, krem, maske, sabun, şampuan ve cilt renklendirici ürünlerde kullanılabilir. Araştırmalar, yosunun cilt metabolizmasını desteklediğini ve keratin oluşumunu önlediğini gösteriyor. Cilt yanıklarında da tedavi edici etkiye sahiptir. 

Spirulina düzenli kullanıldığında ağız ve vücut kokularını da yok etmektedir.

Bunun yanı sıra kırmızı ve beyaz kan hücrelerinin üretimini teşvik ediyor. Bu nedenle kansızlık sorunu olanlar için de muhteşem bir kaynak spirulina. Ayrıca yine içinde bulunan alfalinolenik asit sayesinde kolestrolün seviyesini düzenlemek, kan basıncını ayarlamak, hücre yenilenmesini sağlamak ve dinamizm kazandırmak gibi görevleri de başarıyla yerine getiriyor.

Spirulina’yı Kimler Kullanmalı

Şeker hastalığı ve Anemi gibi hastalıklarla mücadelede ve hava kirliliğinin bünye üzerinde yarattığı zayıflatıcı etkilerin önüne geçilmesinde önemli katkılar sağlar. Antioksidan unsurlar içerdiği için, yaşlanmanın yanı sıra, kanser, artirit, katarakt gibi sağlık sorunlarının da temel bir faktörü oldukları düşünülen oksijen bazlı radikal hücrelere karşı da bağışıklık kazandırıcı etkisi bulunmaktadır. Dahası, spirulinada bulunan gamma-linolenik asit yağ birikintilerinin çözülmesine yol açar, kalp rahatsızlıklarının önlenmesinde yardımcı olur ve kötü kolesterolü düşürür. A.B.D. Ulusal Kanser Enstitüsü (National Cancer Institute) spirulinadaki sulfolipidlerin ayrıca böbrek toksisitesini azaltır ve radyasyon kaynaklı hastalıklarının şiddetini azaltır.

• Karaciğer yaplanması, karaciğer hasarı, karaciğer enzim bozukluklğu yaşayanlar
• Kalp sorunu yaşayan kişiler
• Metabolizmayla ilgili şikayeti olanlar, metabolizmasını hızlandırmak ve zayıflamak isteyenler
• Yüksek kolesterol problemi olup; kolesterolünü düşürmek isteyenler
• Kaygı, stres, depresyon, dikkat eksikliği, hiperaktivite gibi bazı zihinsel ve duygusal sorunlar yaşayanlar
• Adet öncesi belirtilerini hafifletmek isteyenler
• Bağışıklık sistemini güçlendirmek isteyenler
• Hafızasının zayıflığından şikayet edenler
• Yaraları çabuk iyileştirmek isteyenler
• Sindirim problemi yaşayan; sindirimini kolaylaştırmak ve bağırsaklarını düzenlemek isteyenler
• Tip 1 diyabet hastaları
• Kas gücünü ve egzersiz performansını güçlendirmek isteyenler
• Alerjik rinit (Burun akıntısı, nefes almakta güçlük ve sürekli hapşırma atakları) hastaları

Spirulina ile İlgili İlginç Bilgiler

• Spirulina da havuçtan 100 kat daha fazla beta karoten içerir.
• Yumurtadan 6 kat, sığır ve tavuk etinden 3 kat daha fazla protein içerir.
• Ispanaktan 60 kat daha fazla demir içerir.
• Sütten 7 kat daha fazla kalsiyum içerir.
• Muzdan 10 kat daha fazla potasyum içerir.
• Dana ciğerinden 6 kat daha fazla B12 vitamini içerir.
• Buğday filizinden 3 kat fazla E vitamini içerir.
• Yonca ve buğday çiminden 20–30 kat fazla klorofil içerir.
• GLA, DHA, Omega-3-6-9 yağ asitleri, super oksit dismutaz, fikosiyanin, zeaxanthin gibi pigmentler ve 2000’den fazla enzim içeren ve doğadan gelen tek besin kaynağıdır.
• Vücuda gerekli mineraller, kalsiyum, potasyum, demir, fosfor, çinko, magnezyum ve selenyum yönünden zengindir.
• Beta karoten A vitamini yağ asidi kilolu insanlar için besin maddeleri yönünden zengindir.  
• Yüksek fosfor içeriği sayesinde diş sağlığını korur.
• Folat B12 vitamini beynin ve sinir sisteminin yaşlanmaya başlarken bilişsel işlevin korunmasına yardımcı olur
• Alerji burun akıntısı,sinüzit sinüsleri temizler, hapşırık ve kaşıntı gibi belirtileri azaltır.
• Kolestrolü düşürür.
• Diyabet hastaları için çok faydalıdır.
• yemekten bir saat önce alınırsa zayıflatır bir saat sonra alınırsa kilo aldırır.
• Kanseri önler
• Depresyonu önler
• Enerji ve kan hücrelerinin üretimini destekleyen folik asit kaynağıdır.
• Beyaz kan hücrelerini çoğaltır.
• Göz sağlığını korur geriatrik katarakt, diyabetik retinal hasar, göz hastalıklarının tedavisinde etkilidir.
• Mide ülseri, reflü ve mide rahatsızlıklarını ortadan kaldırır.
• Hepatit, sirozu Aids hastalıkları önler tedavi eder.
• Cinsel gücü artırır.
• Gebelikte faydalı anemisi olanlar yüksek demir içeriğine sahip kabızlığı önler.
• Kızamıkçık, kabakulak, herpes, simpleks gibi bakteri virüsleri yok edebilecek güce sahip bağışıklığı güçlendirir.
• Cilt  sağlığını korur cildi gençleştirir.
• Gözdeki koyu halkaları  göz kuruluğunu giderir.
• Sivilce ve akneleri yok eder.
• Tırnak kırılmaları sorunlarını iyileştirir.
• Saç dökülmesini önler saçları uzatır kelliği önler. 4 hafta kullanırsanız saçınızı tamamen kepeksiz parlak güçlü yapar.
• Güçlü magnezyum içeriğine sahip olduğundan kemik erimesini önler.
• Felç ihtimalini önler damar sertliğini iyileştirir.
• Romatizmaya iyi gelir.
• Daha 100 çeşit hastalığa faydası vardır.

Spirulina Hangi Hastalıkların Tedavisine Destek Olarak Kullanılabilir?

Spirulina Zayıflatır mı?

Spirulina ile kilo kontrolü yapmak mümkündür. Bunun için neslenme programınızda zamanlamaya dikkat etmeniz gerekmektedir.

Kilo Vermek İçin : Kilo vermek (zayıflamak) için Spirulina'yı yemeklerden yaklaşık 1 saat önce almanız gerekir. Böylece açlık hissiniz azalacaktır. Spirulina kollestrol içermeyen bitkisel bir protein kaynağıdır. Bu sebeple de kilo vermenize yaedımcı olacaktır.

Kilo Almak İçin : Kilo almak için Spirulina'yı yemeklerden hemen sonra almanız gerekir.

Spirulina'yı ne kadar tüketmeliyim?

Spirulina besin değerleri açısından oldukça zengin bir besindir Ancak sırf zengin besin kaynağı olarak kullanılması durumunda, günlük besin ihtiyacımızı karşılamak için yüksek miktarlarda kullanılması gerekecek ve bu da ciddi maliyelere sebebiyet verecektir. Bu açıdan bakıldığında Spirulina'nın daha çok tıbbi sebepler dolayısı ile kullanılması daha mantıklı olacaktır.

Antioksidan etkisinin kullanılması için uzun süreli olarak günde 2 gram olarak tüketilebilir. 
Kan kolesterol düzeyleri kullanımı için günde 1 gram,
Hipertansiyon tedavisine ek olarak günde 3.5 gram,
Karaciğer yağlanması için ise günde 4 gram,

kulanılabilir.

Bu gramajların alınacak Spirulina ürününün iyonize emilim kapasitesi ve etken madde yoğunluğuna göre de değişleceğini unutmayalım.

Orijinal Spirulina nasıl seçilir?

• Şekline bakılır: toz şeklinde olan tercih edilmeli. Tablet olanda yapıştırıcılar kullanılır. 
• Tadına bakılmalıdır. Deniz kokusu ne kadar güçlü ise o kadar saftır. 
• Rengine bakılmalıdır. Rengi ne kadar koyu olursa o kadar içeriği kuvvetlidir. Koyu renk derinlerde yetiştiğinin de göstergesidir.