Kahvaltınıza Özen Gösterin
Kahvaltının günün en önemli öğünü olduğunu söylemeye gerek yok. “Enerjik olmak için ne yemeli?” sorusunun cevabı, kahvaltıda saklı. Yağ, protein ve karbonhidrat bakımından zengin tuttuğunuz kahvaltınızı fazlaca yeşillikle destekleyin. Mide ve bağırsak düzeniniz için posalı ve lifli gıdalar tüketin. Zinde kalmak için vitamin ihtiyacınızı sabahları tüketeceğiniz bir bardak taze sıkılmış portakal suyundan karşılayabilirsiniz.
Su Tüketimini Arttırın
Vücudu dinç tutan yiyecekler değişse de, içeceğin alternatifi yok. Vücudun neredeyse yüzde 60’lık kısmını oluşturan bu hayati sıvının yokluğunda sorunlar da baş gösteriyor. Vücut ağırlığının yüzde 10’undan fazla su kaybı yaşayan insanda halsizlik, yorgunluk ve tansiyon problemlerinin başlaması kaçınılmaz. Susuz kalma oranı arttıkça problemler de ciddi şekilde artıyor. Günde en az 3 litre olmak üzere su tüketmeye dikkat edin. Yaz aylarında bu miktarı daha da artırın. Çay, kahve, meyve suyu gibi sıvıların tüketimini suya alternatif olarak görmeyin. Yeterli su içtiğinizden emin olmak için, idrarınızın rengini ve miktarını kontrol edebilirsiniz. Az sayıda ve koyu renkli idrara çıkmak susuz kaldığınızın ifadesiyken, bol ve berrak renkli idrar vücudunuza yeterli sıvı aldığınızın bir göstergesidir.
Sigara Tüketimine Son Verin
Sigara içerek bir dizi sağlık problemine davetiye çıkarmakla birlikte cildinizi ve bedeninizi de hızla yaşlandırırsınız. Bunun dolaylı bir sonucu olarak halsizlik, yorgunluk ve depresif ruh hali gibi sorunlar yaşamaya da hazır olun. Sigaranın olumsuz etkilerini en aza indirmenin tek yolu, sigara kullanımını bırakmaktır. Ne kadar hızlı harekete geçerseniz, vücudunuz da o kadar hızlı bir şekilde kendini ve hücrelerini yenilemeye başlayabilir. Eğer bireysel gayretinizle bu bağımlılıktan kurtulmakta başarılı olamıyorsanız, profesyonel destek almakta gecikmeyin.
Uyku Saatlerinize Düzen Getirin
Gün boyu enerjik olmanın yollarından ilki, uyku düzeninden ödün vermemek. Dinlendirici ve verimli bir uyku için, yetişkinlerde 6-8 saatlik bir uyku süresi yeterli. Az uyuyarak daha fazla şeye yetişebileceğinizi zannediyorsanız fazlasıyla yanılıyorsunuz. Uykusuzlukta ne beden ne de ruh dinlenemediği için, gün boyu dinç hissetmek de mümkün olmuyor. Özellikle 5 saatin altında uyumak, sağlık çevrelerince kabul gören bir durum değil. Uykunun süresinin yanında kalitesi de önemli. Uyku apnesi, horlama gibi sorunlarınız varsa bunların tedavisi için adım atmalısınız. Aksi halde, sürekli kesintiye uğrayan gece uykusunda istenilen süre tamamlansa da vücudunuzun kesintisiz bir uykudan alacağı enerjiyi elde etmesi pek mümkün değil.
Erken kalkmaya Özen Gösterin
Uyku düzeninizi oluştururken dikkat etmeniz gerekenlerden biri de erken kalkmak. 8 saatlik uykunuzu; gece 3’te yatıp öğlen 11’de uyanacak şekilde planlamayın. Güne erken saatlerde başlamak, geç kalma telaşı yaşamamak, sakince giyinme ve kahvaltı yapma fırsatları yakalamak günün geri kalanı için oldukça önemli. Vücudunuzu doğanın uyanışı ile ne kadar senkronize hale getirirseniz, yaşadığınız günden o kadar verim alırsınız. Gece geç saatlere kadar televizyon ışığının karşısında yatarak enerjinizi köreltmeyin. Bunun yerine vakitli yatıp, erken saatlerde güne başlamanız yaratıcılığınızı ve veriminizi artıracaktır.
Hareket Edin
Hareket etmeye yatakta yapacağınız esneme hareketleriyle başlayabilirsiniz. Ardından mümkünse kahvaltı öncesi yürüyerek güne zinde başlayın. Bu saatlerde yapacağınız sportif aktiviteler için 20 dakika gibi bir süre yeterlidir. Bu sayede vücudunuzun endorfin salgılamasına yardımcı olursunuz. Her gün düzenli egzersiz yapmayı alışkanlık haline getirin. Sizi mutlu eden, keyifle yapacağınız bir sporu hayatınıza kalıcı olarak dahil edin. Yoga ya da meditasyon yapmayı tercih ederek sadece fiziksel sağlığınızı değil ruhsal durumunuzu da dengeleyebilirsiniz.
Kemiklerinizi Güçlendirin
Orta ve ileri yaşlarda, kadınları olduğu kadar erkekleri de tehdit eden kemik erimesinden korunmak için önleminizi baştan alın. Kalsiyum içeren süt ve süt ürünlerini günlük beslenme düzeninize dahil ederken, alkol ve kafein gibi kemikleri zayıflatan unsurlardan da uzak durmayı unutmayın. Kemik sağlığı, her yaşta dinç ve zinde hissetmenin ilk koşullarından biri. Kemik sağlığınızı, ağırlık kaldırma başta olmak üzere çeşitli egzersizlerle de destekleyebilirsiniz.
Yağlanmaktan Kaçının
Kafası “Dinç olmak için ne yemeliyiz?” sorusuyla meşgul olanlar için toplam kalori ve yağ oranı düşük sebze, meyve ve baklagilleri önermek yanlış olmaz. İyi hissetmek isteyen insan, öncelikle fazla yağlardan kurtulmalı. Detoks yaparak karaciğer ve mide gibi organlarınızı dinlendirebilir, bedenen ve ruhen arınabilir, ağır metallerin yanında toksik kimyasallardan da kurtulabilirsiniz. Doktorunuzun kontrolünde dahil olacağınız detoks programında zerdeçal, enginar, sarımsak, avokado, lahana, dereotu, kereviz ve biberiye gibi mucize yeşillere yer verebilirsiniz.
Kafeini Tüketime Dikkat Edin
Günlük çay ve kahve tüketiminiz sıvı alımı yerine geçmez, aksine fazla kafeinin baş ağrısı, çarpıntı gibi yan etkilerini yaşamanız mümkün. Bunun için kafein tüketiminize mutlaka kota koyun. Eğer çay ve kahveyi şekerle tüketiyorsanız, kotanızı daha da düşürün! Çayı daha kısa süre demlemek ya da kafeinsiz kahve tüketmek gibi küçük tüyoları alışkanlık haline getirerek de günlük kafein tüketiminizi kolayca azaltabilirsiniz.