Sağlık
Angina Pektoris Nedir? Tedavi Yöntemleri ve Belirtileri Nelerdir?  13.04.2018


Angina Pektoris Nedir? 

Tıp dilinde anjina pektoris olarak bilinen anjina oksiyen ve yeterli miktarda kan alamayan kalbin görevini yerine getirememesinden kaynaklanan bir ağrıdır. Anjina bir kalp hastalığı değil sadece kalp hastalığından kaynaklanan bir belirtidir. Bu belirti de diğer kalp hastalıklarının çoğunda olduğu gibi kalp damarlarındaki daralmalardan ya da tıkanmalardan meydana gelir. Kalbe giden oksijenin azalması anjinaya yol açar. Bu sebeple kalpte sıkışma, baskı ve ağırlık hissi, daralma ve aşırı ya da hafif göğüs ağrısı şeklinde kendini belli eder.
Anjina kalbinizde bir sorun olduğunun en bilindik göstergelerinden biridir. 3 farklı çeşit anjinadan bahsedebiliriz. Bunlar stabil, anstabil ve prinzmetal anjinası olarak isimlendirilir. Stabil anjina, göğüste meydana gelen ağrıların uzun süre devam etmesidir. Genellikle kalp kasının aşırı oksijen ihtiyacı olduğu, spor ya da aşırı yorulacak işlerle uğraşan kişilerde ve stres sebebiyle meydana gelir. Hastalığın erken dönemlerinde kendini pek hissettirmeyen bir tarafı olsa da ilerlediği zaman anstabil anjinaya dönüşebilir bunun sonucunda da anjina kalp spazmı, kalp krizi hatta kalp yetmezliği gibi ağır sonuçlar doğurabilir. Bu nedenle herhangi bir belirtide doktora başvurulması ve erken teşhis önemlidir.

Anstabil anjina ise isminden de anlaşıldığı gibi göğüste meydana gelen ağrıların düzensiz bir şekilde kendini göstermesidir. Bu anjina türünde ağrılar stabil anjinaya göre çok daha şiddetli ve uzun süreli olabilir. Kalp kaslarının görevini yerine getiremediği durumlarda kalp kası hücrelerinin yavaş yavaş ölmesi ile birlikte kalp krizi, kalp spazmı ve ritim bozukluğu gibi sonuçlar doğurabilir.

Ayrıca prinzmetal anjinada göğüste meydana gelen ağrıların değişiklik gösterdiği anjinadır. Genellikle kalp damarlarının aşırı derecede daralması ve tıkanmasından kaynaklanır. Aynı zamanda kalp kapakçığı rahatsızlığı bulunan kişilerde ve kalp kası kalınlığı artan kişilerde görülme olasılığı fazladır.

Angina Pektoris Neden Olur?

Aşırı güç gerektiren spor ya da işler sırasında meydana gelebilir. Bu ağrının şiddeti ve süresi anjinanın türüne göre değişiklik gösterir. Aynı zamanda ağrı ilerleyerek sol kolda da meydana gelebilir. Belli durumlarda ağrı tamamen ortadan kaybolurken ağrıyı tetikleyen spor ve işlere devam edildiği sürede tekrar kendini gösterebilir. Bunun yanı sıra ağrı haricinde iç daralması, terleme, nefes almada güçlük çekme gibi belirtileri de vardır. Bu tür efor sonucu ortaya çıkan anjina, efor anjinası olarak bilinir. Genellikle yürüyüş ve sporda kendini gösteren anjina ABD’de vitrin hastalığı olarak bilinir.

Anjinanın bir diğer nedeni de soğuk havalardır. Soğuk sebebiyle damarlar büzülerek daralma ve tıkanma anjinayı tetikler bunun sonucunda soğuk anjinası denilen anjina ortaya çıkar. Bunun yanı sıra aşırı stres ve heyecan gerektiren işlerde kalp oksijen ihtiyacının artması ile anjina ortaya çıkma olasılığı artar. Tüm bunları yanı sıra dinlenirken hatta uyurken bile anjina belirtileri ortaya çıkabilir. Kan basıncına bağlı olarak artar ya da azalır. Son olarak yalancı anjina denilen anjina belirtileri taşıyan göğüs ağrısı, vücuttaki diğer rahatsızlıkların tetiklediği göğüs ağrıları da diğer nedenlerden biridir.

Angina Pektoris Hastalığının Belirtileri Nelerdir?

Koroner arterlerdeki daralma veya tıkanma sonucu, kalbi besleyen temiz kan akımının azalması veya kesilmesi sonucu bazı klinik durumlar ve buna bağlı olarak bazı şikayetler ortaya çıkar.

Stabil Anjina

"Kararlı anjina" olarak da bilinir. Stabil anjinanın tipik göstergeleri göğüste rahatsızlık ve bazı aktivitelerle (koşma-yürüme vs.) hızlanan ilişkili semptomlarla karakterizedir. Dinlenme esnasında minimal veya var olmayan semptomlar da olabilir. Semptomlar tipik olarak hızlandırıcı aktiviteler durduğunda birkaç dakika içinde azalmaya başlar ve aktivite devamında tekrar ortaya çıkar. Bu şekilde stabil anjina kramp semptomlarına benzemektedir.

Anstabil Anjina

Anstabil anjina (akut koroner sendromun bir çeşididir) değişken ve kötüleşen anjino pektoris olarak tanımlanır.

Şu üç özellikten en az birine sahiptir:
-Dinlenme durumunda veya minimum eforla ortaya çıkması (genellikle 10 dakikadan uzun sürer)
-İlk kez olması veya son 2 ay içerisinde gerçekleşmesi
-Şiddeti/sıklığının sürekli artması (öncekilerden daha şiddetli, daha uzun ve sık olması ve geçmesi için giderek daha fazla ilaç gerekmesi)

Patofizyoloji

Anjina, kalbin oksijen ihtiyacıyla bu ihtiyacın karşılanması arasındaki dengesizlikten kaynaklanır. Bu denge sorunu, oksijen yoksunluğu arttığı durumlardan ( egzersiz sırasında) veya oksijen sağlanmasında orantılı artış olmamasından (koroner damarların kasılması ya da aterosikleroz durumunda) kaynaklanabilir.

Tedavi Yöntemleri Nelerdir?

Anjina pektoris nöbetleri uzun süredir başarıyla tedavi edilmektedir. Anjina tedavisinde mucize yaratan trinitrin ad­lı ilaç koroner atardamarları genişlete rek kalbe daha fazla kan ve oksijen ta­şınmasını sağlar. Ağızda eritilerek alı­nan bir trinitrin tableti, anjina nöbetini birkaç saniye içinde ortadan kaldırabi­lir. 

Anjina pektoris tedavisinde kullanı­lan başka ilaçlar da vardır. Bunların hepsi koroner atardamarları genişlete­rek kan akışını kolaylaştırmaya yönelik­tir. Ayrıca nöbetlerin tipine, sıklığına ve şiddetine göre çalışma yaşamı yavaşla­tılmalı, soğuk iklimlerde yaşamaktan kaçınılmalıdır.

Cerrahi Müdahale 

Son yıllarda ilaç araştırmalarında sağla­nan önemli ilerlemelere karşın, bazı an­jina pektoris olgularında ilaç tedavisi sonuçsuz kalmaktadır. Bazen de başlan­gıçta etkili olan trinitrin bir süre sonra etkisini yitirmeye başlar. İlaç tedavisi­nin etkisiz kaldığı bu durumlarda genel­likle cerrahi girişime başvurulur. Amaç, görevini yapamayan koroner atardamar­ların beslediği kalp kası ile aort arasında bir kan köprüsü kurmaktır. Bu cerra­hi girişim iki yöntemle gerçekleştirile­bilir. Vineberg yöntemi adı verilen do­laylı yöntemde meme iç atardamarı kalp kasma (miyokart) bağlanır. Koro­ner baypas (by-pass) denen dolaysız yöntemde ise bacaktan alman bacak toplardamarının bir bölümü kullanıla­rak aort ile kalp kası arasında bağlantı kurulur.

Vineberg Yöntemi  

Kanadalı kalp cerrahı Arthur M. Vineberg’in 1950′lerde geliştirdiği ve daha sonra yetkinleştirdiği ameliyat yöntemi­dir. Bu yöntemde köprücükaîtı atarda­marının bir kolu olan meme iç atarda­marı belli bir düzeyde kesilerek ucu kalp kasınm Ön yüzünün içine bir tünel gibi birleştirilir. Paha sonra yan atarda­mar kollarının da gelişmesiyle kalp kası yeterli ölçüde kanlanabilir ve böylece anjina belirtileri ortadan kalkar.

Vineberg cerrahi girişimi kuşkusuz etkili bir tedavi yöntemidir. Ama so­nuçlarının hastada yavaş ortaya çıkma­sı ve yöntemin teknik açıdan zor olma­sı nedeniyle çok yaygınlaşmamıştır. Gene de doğrudan koroner baypasın uygulanamadığı sol koroner atardamar bozukluklarında Vineberg yöntemine başvurulur.
 

Benzer Yazılar