Sağlık
Beyin Sağlığı Nasıl Korunur? 19.06.2017

Tarih boyunca en çok merak uyandıran ve bilinçli deneyimlerimizin temeli olan beynimiz bir gün bizi yarı yolda bırakabilir. Unutkanlık şikayetleri, bazen hayatın rutin akışına veya yoğun iş temposuna bağlanarak önemsenmeyebiliyor. Ancak beyin sağlığının korunması açısından, unutkanlık şikayetlerinin ciddiye alınarak bir uzmandan yardım alınması gerekmektedir. Günün birinde bu unutkanlıkların birikerek Alzheimer veya demansa dönüşmemesi için bulmaca çözmekten daha fazlasını yapmanız gerekiyor.

Öncelikle unutkanlığın her yaşta olduğunu unutmayarak kendinizi sınamaya başlayabilirsiniz. Hayatın doğal akışında olan ve kafanızdaki yoğunluktan dolayı oluşan ufak unutkanlıklar, bazen tıbbi destek alınması gereken unutkanlıkları bile fark etmemizi engelleyebilmektedir. Her yaş grubundan ve her kesimden insan, gün içinde unutkanlık yaşayabilir, bu unutkanlıklar her zaman bir hastalığın habercisi değildir. Bu ikilemde kalındığında sizden ziyade, danıştığınız uzmanın durumu doğru değerlendirmesi oldukça önemlidir.

Günümüzde Alzheimer hastalığı, beynin zaman içinde birden fazla etkene bağlı olarak geliştiği kabul edilmektedir. Alzheimer şikayeti olan insanların büyük bir çoğunluğunun beyin damarlarının da hasta olduğu gözlemlenmiştir. Yine aynı şekilde ‘sessiz felç’ denilen; hayatımız boyunca damarı zedeleyen şeker hastalığı, yüksek tansiyon gibi risk faktörleri nedeniyle gelişen sessiz beyin hasarı olarak bilinen hastalık, Alzheimer’ın önemli tetikleyicilerinden biridir.

Son zamanlarda beyin sağlığı için hızlanan araştırmalar gösteriyor ki; beslenme, beynimizi güçlendirebilen ve kapasitesini arttırabilen en önemli detaydır. Öncelikle, eğer kullanıyorsanız, sigara ve alkol tüketimini azaltmak, hatta bitirmek birinci önceliğiniz olmalı.

Östrojen Seviyenizi Yüksek Tutun: Tiroit hormonları ve östrojen seviyelerinin düşmesi, özellikle kadınlarda menopozla birlikte arttırmaktadır. Bu da beyin yaşlanması ve Alzheimer’a yatkınlık riskini yükseltir. Özellikle menopoz sonrası hormon replasman tedavilerinin ihmal edilmemesi gerekmektedir.

Sağlıklı Bir Uyku Düzeni Sağlayın: Uyku da beyin fonksiyonları için önem taşır. Her gün altı-sekiz saat uyumak gerekir. Beyin bütün gün çalıştıktan sonra, arşivlemek istediği materyalleri beynin temporal bölgesinde depolar. Bu işlemi de uykuda yapar. Geceleri iyi uyunmaması halinde beynin küçülmesi çok hızlanmaktadır. Öte yandan beyinde her gün milyonlarca toksik madde üretilirken uykuda bunlar temizlenmektedir.

Öğrenmeye Devam Edin ve Sosyal Yönden Aktif Olun: Uzmanlar, kişinin entelektüel seviyesi yükseldikçe, demans yaşının ileri gittiğini belirtmektedir.

Stresten Uzak Durun: Kişinin kendine stres yaratan durumları tespit ederek, bunları hayatından çıkarması çok önemlidir.

Fiziksel Aktivite Yapın: Yapılan bir araştırma, haftada üç kez, 40 dakikalık bir egzersizin, öğrenme ve hafıza için önemli bir beyin bölgesi olan hipokampüs boyutunu arttırdığını ortaya koyuyor. Bu aynı zamanda, beyindeki bağlantıları güçlendiriyor ve yeni şeylerin kalıcı olmasını kolaylaştırıyor. Gün içinde mümkün olduğunca aktif olmak, arabayı az kullanmak, evde her gün kullanılan elektrikli aletlerle yapılan işleri zaman zaman kas gücüyle gerçekleştirmek de yeterli olabilmektedir. Bu tür değişiklikler kullanılmayan kasları aktif hale getirmenin yanı sıra işi organize eden beynin de çalışmasını sağlamaktadır.

Akdeniz Tipi Beslenin: Kan yağları, kolesterol ve benzeri yağlar tıpkı kalp ve bedenin diğer yerlerinde olduğu gibi beyin damarlarına da oturur. Önce daralma, sonra da tıkanma yapar. Bu nedenle kolesterol diyeti yapmak, yağsız beslenmek, gerekli durumlarda da kolesterol düşürücü ilaçlar ile vücudu dengeye sokmak gerekir. Kalp dostu her şey, beyne de dosttur. Damar yapısını koruyup, damar sertliğini önlemeye yardımcı olan Akdeniz tipi beslenme de bu noktada öne çıkmaktadır.

Bazı vitaminlerin eksiklikleri sağlığınızla ilgili hangi probleminizin ağır bastığını ortaya koyabilmektedir. Örnek olarak;

•    A Vitamini Eksikliği: Görme problemlerini kapsar. Gece körlüğü, A vitamini yetmezliğinin erken bulgusudur. 

•    B1 Vitamini Eksikliği: Daha çok alkoliklerde ortaya çıkar. Kol ve bacaklarda güç kaybı ve hissizlik ile beliren polinöropati tablosu ( kol ve bacak sinirlerinin hastalığı) oluşabilir. Mental değişiklikler, göz sinirlerinin felci, dengesizlik ile seyreden Wernicke ensefalopatisi (beynin vitamin yoksunluğu nedeni ile oluşan bir rahatsızlığı) gelişebilir. Ayrıca bu vitamin yetersizliğinde beyincik hasarlarına da rastlanabilir.

•    B6 Vitamini Eksikliği: Kol ve bacaklarda güç kaybı ve hissizlik ile seyreden polinöropatiler görülebilir. Ayrıca tüberküloz tedavisinde kullanılan INH adlı ilacın yaptığı polinöropati, B6 vitamini verilerek engellenebilir.

•    B12 Vitamini Eksikliği: Omurilikte hasarlara neden olur. Ayrıca polinöropati tablosu da gelişebilir.

•    Vitamin D Eksikliği: Kaslarda yorgunluk, güçsüzlük ve erimeler yapabilir.

•    Vitamin E Eksikliği: Omurilik ve beyincikte hasar ve polinöropati yapabilir.

Bu liste uzatılabilir ve vitamin desteği ile sorunlar biraz olsun çözülebilir. Peki, bu sorunları yaşamıyorsunuz ama beyninizi güçlendirmek ve risklerden uzak tutmak istiyorsunuz. Bu durumda hangi gıdalar tüketilmelidir?


•  Beyin için en sağlıklı birinci gıda kızılcıktır. Hayvanlar üzerinde yapılan çalışmalar, sinir koruyucu etkisini göstermiştir ve yaşla birlikte artan koordinasyon ve hafıza kayıplarına karşı da etkili bulunmuştur. Beyin hücrelerini, normal olarak zamanla ortaya çıkan serbest radikallerin hasarından korurlar. Bu nedenle zihinsel ve motor fonksiyonları korurlar. 
 

•  Yapraklı Yeşillikler: Kıvırcık lahana ve pazı gibi sebzeler homosisteini parçalar. Bunların yüksek seviyede olması Alzheimer hastalığındaki zihinsel yavaşlama ile ilgilidir.

•  Yaban Mersini: Yabani yaban mersini antioksidanlarla doludur. Bunlar da serbest radikallere karşı savaşırlar. Yapılan çalışmalar, yaban mersininden zengin diyetin, hafıza ve motor becerileri düzelttiğini ve yaşlanmayla ilgili olan denge ve koordinasyondaki kötüleşmeyi durduğunu göstermiştir. 

  Ispanak: Ispanak merkezi sinir sistemindeki yaşla ilgili problemleri azaltmaktadır.
Beslenme yetersizliği, yani bazı besinlerden mahrum kalma, sinir sisteminde bazı hastalıklara neden olurlar. Bu durumlar, alkolik kişilerde, açlık-kıtlık gibi durumlarda, aşırı güç harcanan aktivitelerde, esir kamplarında, bağırsaklardan gıda emilimini azaltan tıbbi veya cerrahi hastalıklar olarak sıralanabilir. Anoreksia nervosa gibi psikiyatrik hastalıklar da ortaya çıkabilir. Genel bir kural olarak, beslenme yetersizlikleri, sinir sistemini simetrik bir dağılım ile etkiler.

•  Yağ Asitli Balıklar: Alabalık, sardunya ve ringa gibi balıklar, omega-3 yağ asitlerinden zengindir. Araştırmalar, bu balıkları haftada en az bir kez yiyen insanlarda Alzheimer hastalığının daha az görüldüğünü göstermiştir. 

Benzer Yazılar