Çok sık duyarız bol su içmenin önemini; diyetlerde, böbrek taşlarında, böbrek kumlarında. Dahası hayatın her anında. Her zaman önemini biliriz ancak asıl önemini ne yazık ki bazı fonksiyon kayıplarında yaşarız. Böbreklerin yeterli çalışmaması, beraberinde diyalizi getirir. Hele ki hasta süreğen engelli sınıfında ise diyaliz tam bir kâbus olur. Bu noktada böbreklerimizin önemini kötü zamanlar yaşamadan önce bilmemiz gerekiyor. Kandaki üre, böbreklerimiz ile doğru orantılı. Üre nedir öncelikle bundan bahsedelim.
Üre nedir?
Üre, protein sindirimi sırasında vücudumuzda oluşan bir atık maddeye verilen isimdir. Böbrekler bu atık maddeleri süzer ve vücuttan idrar yolu ile dışarı atılmasını sağlar. Üre testi yani BUN (Blood Urea Nitrogen) ile böbreklerin nasıl çalıştığı kontrol edilir. Bu da kandaki üre miktarının ölçülmesi ile gerçekleşir. Üre seviyesinin yükselmesi demek böbrek veya karaciğerin zarar gördüğünü işaret edebilir. Sağlıklı bir insanın kanında bulunması gereken üre miktarını şu şekilde tanımlayabiliriz; 100 ml içinde 5 ila 20 mg. Bunun üstü üre tehlike sınırı olarak tanımlanabilir.
Kanda üre yüksekliği
Kanda üre yüksekliğinin nedenleri genelde stres, kalp hastalıkları, kalp yetmezliği, kalp krizi, böbrek hastalıkları, ateş, yüksek tansiyon, şeker hastalığı, yaşın ilerlemesi, iltihap, diyabet ya da yüksek tansiyon kaynaklı böbrek sorunlarından kaynaklanıyor olabilir. Üre yüksekliğinin belirtilerini ise şu şekilde söyleyebiliriz; halsizlik, kas zayıflığı, baş ağrısı, iştah eksikliği, ağız kuruluğu, hastanın kendini sürekli yorgun hissetmesi, solunumdaki düzensizlik, gece uykusuzluğu. Eğer üre yüksekliği daha da ciddi bir durumdaysa bu durumda hastada şuur bulanıklığı görülebilir. İleriki aşamalarda ne yazık ki koma hali görülebilir. Yani üre yüksekliği ciddi ve acilen tedavi edilmesi gereken bir sağlık sorunudur. Kanda üre yüksekliği tedavisi doktorunuzun uygun gördüğü şekilde gerçekleşir. Bazı şifalı bitkilerin de üre yükselmesine iyi geldiği söylenir ancak en doğru bilgi için mutlaka doktorunuza danışın. Çünkü oldukça tehlikeli bir durumdur.
Üre düşüklüğü nedir?
Kan seviyesinde üre düşüklüğü nadiren rastlanan bir sağlık sorunu olarak çıkar karşımıza. Genelde düzensiz ve yetersiz beslenme nedeniyle ortaya çıkar. Vücudun ihtiyaç duyduğu protein miktarının, alınan gıdalarla karşılanamaması sonucu ortaya çıkar. Karbonhidrat bakımından zengin beslenmeden de kaynaklanabilir. Antibiyotik türü ilaçların kullanımı ya da yüksek miktarda radyasyona maruz kalmak da üre seviyesinin normal değerlerin altına inmesine neden olur. Ayrıca üre düşüklüğünü tetikleyen rahatsızlıklar da vardır. Bunları şu şekilde sıralayabiliriz; karaciğer hastalıkları, emilim problemleri, pankreas yetmezliği ya da pankreas kanseri, siroz, diyabet, tüberküloz, kistik fibroz, Crohn hastalığı gibi hastalıkları sayabiliriz.
Üre düşüklüğü belirtileri nelerdir?
Genelde aşırı miktarda su tüketimi olması durumunda da üre düşüklüğü görülebilir. Karaciğer hastalıklarına bağlı olarak içilen ilaçlar genelde üre düşüklüğüne neden olabilir. Üre düşüklüğü olduğuna işaret eden durumlar genellikle çok sık idrara çıkma ya da köpüklü idrar yapmam şeklinde görülebilir. Eğer üre düşüklüğünün altında yatan sebep, beslenmeden kaynaklanıyorsa uzman hekim hastaya uygun bir diyet programı önerecektir. Yine eğer uygun görürse ilaç tedavisi ile bazı takviyeler isteyebilir.
Kreatinin nedir?
Kreatinin, kasta enerji kaynağı olarak görev yapan bir moleküldür. Bu molekül, kas kütlesine bağlı olarak değişir. Aynı zamanda vücutta sabit bir oranda üretilir. Erkeklerde kadınlardan daha yüksek kreatinin seviyeleri görülebilir. Kreatinin yüksekliği genelde bir böbrek sorunu olduğu anlamına gelir. Hem akut hem de kronik böbrek yetmezliklerinde genelde yükselir. Kreatinin testinin seviyesi ne kadar yüksekse böbrek fonksiyonları da bir o kadar bozulmuş demektir. Kreatinin yüksekliğinin belirtileri şu şekilde sıralayabiliriz; bulantı ve kusma şikayeti, iştahsızlık, ellerde ve ayaklarda şişkinlik, vücudun su toplaması ve ödem olması, nefes darlığı, ciltteki kuruma, tansiyonda yükselme. Yüksek kreatinin seviyeleri, doktorunuzun uygun gördüğü bir tedavi ile düzenlenebilir.
Önemli not: Verdiğimiz bilgiler teşhis ya da tedavi amaçlı değildir. En doğru bilgi için doktorunuza danışmayı ihmal etmeyin.